Yüzen Adalarda Hayat Var

Yenilikçi fikirler ile okyanusları nasıl kullanabiliriz? Yüzen adalar, gelecekte yeni yaşam alanlarımız olacak mı? Yüzen adalar ile ilgili yürütülen projeler. Seasteading Enstitüsü, Maritime Research Enstitüsü ve Copenhag Islands.

Batı Avrupa'dan Arap Yarımadası'na kıyı kesiminde yaşayan bütün toplumlar evlerinden giderek uzaklaşmak zorunda kalıyor. Bunun sebebi iklim değişiklikleri ve küresel ısınma. Deniz seviyesi yükseldikçe kullanılabilir toprak miktarı azalıyor. Bizler malesef ki bu duruma önlem alamıyoruz. Geri dönüşü olmayan bir süreç içerisindeyiz. Peki ne yapacağız?

Yapay adalar, yaratıcı fikirler, Tasarım

21.Yüzyıl bize her gün farklı bir problem veriyor, bu durumda da insanoğlu yaratıcılığını konuşturuyor. Değişen bu dünyaya ayak uydurmak için bulduğumuz şeylerden birisi de yapay adalar oluşturmak. Bu konsept aslında yeni bir fikir değil. Yıllar öncesinden bu adalar değişik ihtiyaçlar doğrultusunda zaten yapılmıştı. Bu adaların en bilindik örnekleri Birleşik Arap Emirlikleri, Çin, Japonya ve Hollanda'da bulunuyor. Hatta bu şekilde kurulan bir ülke bile var. (Sealand)

Dünya çapında projeler yürüten şirketler ve üniversiteler, son zamanlarda bu fikir ile çok daha yakından ilgileniyor ve ilgili projelere yatırımlar yapıyorlar. Bu sayede, yapılan çalışmalar çok daha yaratıcı ve nicelikli oluyor.

Seasteading Enstitüsü ve Hollanda'da kurulan Maritime Research Enstitüsü gibi bazı kuruluşlar, yenilikçi fikirler ile okyanusları kullanmanın insanlığın kaderi için gerekli olduğunu savunuyorlar. Yüzen şehirlerde yaşayan toplumları oluşturmak için proje üretiyorlar. Bu projelerden bazıları şimdiden 30 bin $ gibi bir yatırım desteği aldı.

Fakat bir proje var ki, bu durumu çok farklı yorumlayarak şehrin ve bu şehirde yaşayan insanların denizle olan ilişkisini çok farklı boyutlara taşıyor.

Bu projenin adı Copenhagen Islands.

Avustralyalı mimar Marshall Blecher ve Danimarkalı tasarımcı Magnus Maarbjerg'in birlikte tasarladıkları bu yüzen adacıklar, şehire yepyeni bir kamusal alan kazandırıyor. İlk hayata geçirilen Ø1 adasını, halk istediği herhangi bir faaliyet için kullanabiliyor.

Ø1 25 metrekarelik ahşaptan yapılmış bir platform ve üzerinde bir de ıhlamur ağacı var. Bu ada, Copenhag Islands projesinin sadece bir prototipi. Önümüzdeki günlerde farklı kullanım özelliklerine sahip bir çok yüzen ada projesinin de hayata geçirilmesi planlanıyor. Yüzme, kayakçılık, balıkçılık ve tarım gibi bir çok spor ve hobi faaliyetleri yapılabilecek ve aynı zamanda değişik festival ve organizasyonlara ev sahipliği yapacak bu yeni yüzen adalar, şehrin deniz ile olan ilişkisini adeta baştan yaratıyor.